Radyasyon Nedir?

Darkpost avatarı

·

“Radyasyon” terimi Latince “ışın yaymak” anlamına gelen “radiare” kelimesinden gelmektedir. Bir kaynaktan, uzayda seyahat edebilen ve madde ile etkileşime girebilen dalgalar veya parçacıklar şeklinde enerji emisyonunu ifade eder. Radyasyon kavramı, 1895 yılında X-ışınlarını keşfeden Wilhelm Röntgen ve radyoaktivite üzerine öncü araştırmalar yapan Marie Curie gibi bilim insanlarının önemli katkılarıyla yüzyıllardır incelenmektedir. Günümüzde radyasyonun tıp, enerji üretimi ve iletişim gibi alanlarda uygulamaları bulunmaktadır.

Radyasyon, enerjinin uzay veya madde boyunca yayılması ve yayılmasını ifade eder. Fizikte temel bir kavramdır ve elektromanyetik radyasyon, parçacık radyasyonu ve nükleer radyasyon dahil olmak üzere çeşitli şekillerde mevcuttur. Radyasyon tıp, enerji üretimi ve iletişim gibi alanlarda çok sayıda pratik uygulamaya sahip olsa da, insan sağlığı ve çevre için ciddi riskler de oluşturabilir.

Radyasyonun en yaygın biçimlerinden biri, görünür ışık, radyo dalgaları, mikrodalgalar, ultraviyole radyasyon, X-ışınları ve gama ışınlarını içeren elektromanyetik radyasyondur. Elektromanyetik radyasyon uzayda ışık hızında hareket eder ve madde ile farklı şekillerde etkileşime girer. Örneğin, görünür ışık nesneler tarafından emilir ve yansıtılırken, X-ışınları ve gama ışınları maddeye nüfuz edebilir ve iyonlaşmaya neden olabilir. İyonlaştırıcı radyasyon, atomları veya molekülleri iyonlaştırmak için yeterli enerjiye sahip olan radyasyon anlamına gelir; bu, elektronları onlardan çıkarabileceği ve yüklü parçacıklar oluşturabileceği anlamına gelir.

Bu tür radyasyon radyoaktif maddeler, nükleer reaksiyonlar ve yüksek enerjili parçacık hızlandırıcılar tarafından üretilir. İyonlaştırıcı radyasyon, DNA da dahil olmak üzere biyolojik dokulara zarar verebilir ve bu da mutasyonlara ve kansere yol açabilir. Ayrıca kanser tedavisinde kanser hücrelerini yok etmek için kullanılır.

Öte yandan iyonlaştırıcı olmayan radyasyon, atomları veya molekülleri iyonlaştırmak için yeterli enerjiye sahip olmayan radyasyonu ifade eder. Bu tür radyasyon radyo dalgalarını, mikrodalgaları ve görünür ışığı içerir. İyonlaştırıcı olmayan radyasyon genellikle insanlar için güvenli kabul edilir, ancak güneşten gelen ultraviyole radyasyon gibi bazı iyonlaştırıcı olmayan radyasyon türlerine uzun süre maruz kalmak cilt hasarına neden olabilir ve cilt kanseri riskini artırabilir.

Radyasyonun bir başka şekli de elektronlar, protonlar ve alfa parçacıkları gibi atom altı parçacıkların emisyonunu ifade eden parçacık radyasyonudur. Parçacık radyasyonu radyoaktif maddeler ve nükleer reaksiyonlar tarafından üretilir ve parçacık hızlandırıcıları tarafından da üretilebilir. İyonlaştırıcı radyasyon gibi, parçacık radyasyonu da biyolojik dokulara zarar verebilir ve uzun süreli maruziyet kanser ve diğer sağlık sorunları riskini artırabilir.

Nükleer serpinti olarak da bilinen nükleer radyasyon, radyoaktif maddelerin çevreye yayılmasıdır. Bu durum nükleer patlamalar, nükleer kazalar veya radyoaktif atıkların uygunsuz şekilde bertaraf edilmesi sonucunda meydana gelebilir. Nükleer radyasyon havayı, suyu ve toprağı kirletebilir ve yaygın sağlık ve çevresel hasara neden olabilir. Nükleer radyasyonun en iyi bilinen örneği, çevreye radyoaktif maddeler salan ve çok sayıda sağlık sorununa ve çevresel hasara neden olan Çernobil felaketidir.

Yazar ve editör

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir